Uşak ve Gediz bölgesinde bulunan su ve oksijen kaynağı olan Murat Dağı, altın madeni çıkarma girişimine karşı bir kez daha korundu. Anadolu Export Maden Şirketi’nin açtığı yürütmeyi durdurma talebi, mahkeme tarafından reddedildi ve bölge sakinlerine rahat bir nefes aldırdı.

murat-dagi-1-usakolay

Anadolu Export Maden Şirketi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) dosyasını onaylamamasına karşı dava açmıştı. Ancak, mahkeme şirketin talebini geri çevirdi. Murat Dağı Yok Olmasın Platformu sözcüsü Funda Akcura, bu kararın madencilik faaliyetlerinin durdurulması açısından büyük bir adım olduğunu belirtti.

Murat Dagi Rahat Bir Nefes Alacak3

Akcura, davanın esas sürecinin 9 Ekim 2024’te başlayacağını vurgulayarak, “O gün, mahkemede Murat Dağı’nı kararlılıkla savunacağız ve bu mücadeleyi kazanacağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

- Mücadele Büyüyor: Altın Madeni Girişimi Bir Kez Daha Engellendi

Funda Akcura, ÇED raporunun iptalinin bölge halkı için önemli bir kazanım olduğunun altını çizerek, “Çoğunluğu yabancı sermayeye ait bir maden şirketi, topraklarımızda altın madeni açma girişimini Türkiye Cumhuriyeti’ne ve bölge halkına karşı bir meydan okuma olarak görüyor. Ancak bu asla kabul edilemez” dedi.

Murat Dagi Rahat Bir Nefes Alacak2

- Murat Dağı Sadece Su Mücadelesi Değil, Aynı Zamanda Bağımsızlık Mücadelesi

Akcura, Murat Dağı’nın korunması için verilen mücadelenin başlangıçta sadece bir su mücadelesi olduğunu, ancak gelinen noktada bunun bir beka ve bağımsızlık mücadelesine dönüştüğünü vurguladı. Süreci özetleyen Akcura, Anadolu Export’un 2016 yılında başlattığı altın madeni projesinin, 2019’da ÇED raporunun onaylanması üzerine birçok belediye, köy ve sivil toplum kuruluşu tarafından açılan 60 dava ile 2020’de durdurulduğunu hatırlattı. Şirketin 2022 yılında yeniden başvurduğunu, ancak 2023’te ÇED dosyasının bir kez daha reddedildiğini belirtti.

Murat Dağı Geçit

2023’te yapılan bilirkişi keşfi sonrası şirketin Bakanlık aleyhine açtığı davanın sonuçlandığını ve mahkemenin ÇED raporunun iptalini onayladığını belirten Akcura, bu kararın bölge halkı ve çevreciler için büyük bir zafer olduğunu söyledi.

- Türkiye Su Fakiri Bir Ülke

Öz Akcura, Türkiye’nin su kaynakları açısından fakir bir ülke olduğuna dikkat çekerek, altın madeni projesinin bu gerçeği göz ardı ettiğini belirtti. Türkiye’nin yarı kurak bir bölgede bulunduğunu ve yıllık yağış oranlarının dünya ortalamasının oldukça altında olduğunu hatırlatan Akcura, 2023 yılında kişi başına düşen su miktarının 1.120 metreküpe kadar düştüğünü vurguladı.

muratdagi-gediz-usakolay

Geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında bu rakamın 2015’te 1.422 metreküp, 2017’de ise 1.386 metreküp olduğunu belirtti. Ege bölgesinde ise 2024 yılında yağışların yüzde 62 oranında azaldığına dikkat çekti.

- İklim Değişikliği ve Kuraklık Alarmı

Bu yıl Murat Dağı’na ve çevre illere ne yağmur ne de kar yağdığını belirten Akcura, “Şubat ayında kayak merkezinde tişörtle dolaştık” diyerek durumun ciddiyetini ortaya koydu. Uşak ve Banaz’ın içme suyunu sağlayan Küçükler Göleti’nin artık ihtiyaca cevap veremediğini, çiftçilerin kuraklık yüzünden tarlalarını ekemez hale geldiğini belirtti.

Kuraklık Usak 8Il

Dünya genelinde su kıtlığının artan bir risk olduğuna dikkat çeken Akcura, 2050 yılına kadar dünya nüfusunun yüzde 40’ının susuz kalabileceği uyarısında bulundu. Bu bağlamda Murat Dağı’nın korunmasının sadece bölge için değil, tüm dünya için hayati öneme sahip olduğunu ifade etti.

Muhabir: Ozan Yavuz