Bilal Kara açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “ Eğitim-Bir-Sen olarak 2021 yılından itibaren İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı’nın (İLKSAN) çalışmalarını izliyor ve detaylı bir biçimde değerlendiren raporlarımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz. Raporumuzda, Sandığın yıllar içinde karşılaştığı mali, hukuki ve yönetsel sorunları detaylı bir şekilde inceleyip, bu sorunları somut verilerle ortaya koymaktayız.
-İLKSAN’ın kronik zarar hâli devam etmektedir
İLKSAN 2023 yılı mali tabloları, TÜFE artış oranları, üye aidatları artış oranları ve BES fonları getiri oranları üzerinden yapılan mukayese neticesinde kurumun yıllık zararının ortalama 2 milyar TL olduğu anlaşılmıştır. Sandığın son beş yılına ait verilerde de kronik zarar hâli devam etmektedir. İLKSAN yerinde saymamakta, daha kötüsü geri geri gitmekte ve varlıklarının değeri enflasyon karşısında günden güne erimektedir.
-Denetimsizlik İLKSAN’ın büyük talihsizliğidir
İLKSAN’ın 28 yıldır kurtulamadığı büyük bir talihsizliği vardır. Sandık, karar organlarından bilinçli bir şekilde uzak tutulmaktadır. Sandık, ekonomi ve finans alanında ihtisas sahibi olmayan; makro ekonomi, finansal verimlilik, finansal analiz, risk yönetimi, portföy yönetimi, fon yönetimi gibi alanlarda piyasa bilgisi ve deneyimi olmayan kişilere emanet edilmiştir. İLKSAN güneşe tutulmuş buz misali her gün erimekte, kurum için alarm zilleri çalmaktadır.
Varlıklarda yaşanan büyüme her yıl TÜFE oranlarının altında kalmaktadır. Varlıklarda yaşanan enflasyon kaynaklı nominal artışlar reel olmaktan uzaktır. İLKSAN, üyelerden her ay maaşlarının yüzde 2’si kadar bir meblağı (aidat) zorla toplamakta ancak 2023 yılında 1 milyar TL’yi aşan bu devasa kaynağı etkili ve verimli kullanmamaktadır. 2024 yılı Mayıs ayı verilerine göre emekliliği hak eden 223 bin üyeye ödenmesi gereken toplam emekli yardımı 30 milyar TL’yi aşmaktadır. Üyelerin sayısındaki artışın ve yeni atanan öğretmenlerin azalması durumunda, İLKSAN’ın varlıklarını, özellikle Pendik, Akbük, Burhaniye gibi arsalarını satmak zorunda kalacağı öngörülmektedir. Fikir vermesi yönüyle tek bir parametrede İLKSAN-OYAK karşılaştırması yapıldığında 2005-2023 yılları arasında OYAK 196 kat büyürken, İLKSAN yalnızca 23 kat büyümüş ve bugün OYAK’ın yüzde 0,7’si kadar bir büyüklüğe ulaşabilmiştir.
-Üyeler muhasebe hileleriyle yanıltılmaktadır
İLKSAN Ana Statüsüne göre “Sandık varlıklarının korunması” hususunda idari ve cezai sorumluluğu bulunan İLKSAN Denetleme Kurulu’nun üç üyesinin oy birliğiyle hazırlayıp imzaladıkları 2023 yılı denetim raporunda Sandık yönetimi “başarılı” bulunmuştur. 2008 yılından bu yana Sandık, MEB denetimi ile muhatap olmamakta, hazırlatılan sözde denetim raporlarıyla da üyeler yanıltılmaya devam etmektedir. Kamu kurumu olması hasebiyle İLKSAN, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve bu kanuna dayalı çıkarılan Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik’te yer alan “Kesinleşen faaliyet ve denetim raporları uygun vasıtalarla kamuoyunun incelemesine açık hale getirilir” hükmünün muhatabı konumundadır. Ancak Sandığa ait faaliyet raporları ve denetleme raporları hâlâ kamuoyu ile paylaşılmamakta, şeffaflık yerine gizlilik esas alınmaktadır.
-İLKSAN, nepotizm ve liyakatsizlikle değer kaybetmektedir
İLKSAN’da yıllardır nepotizm (akraba kayırmacılığı), patronaj (siyasal kayırmacılık) yapılmakta, liyakatsizlik (yetersizlerin uygun olmayan görevlere getirilmesi) kendisine yaşam alanı bulmaktadır. Örneğin, Sandığa ait menkul ve gayrimenkullerin bilanço değerleri onlarca yıldır düşük gösterilmektedir. Yıllık faaliyet raporlarında sunulan bilançolarda kuruma ait menkul ve gayrimenkuller, güncel değerleri yerine alındığı günkü değerleri ile gösterilmekte, bilinçli ve kasıtlı olarak yeniden değerleme yapılmamaktadır” dedi.