Uşak olarak son yılların en yağışlı kış mevsimini yaşıyoruz.Bu nedenle olsa gerek sanki kış uykusunda gibiyiz.
Gerek siyasiler ve gerekse de bizi yönetenler olarak,sivil toplum örgütleri olarak Uşak’ın öncelikli sorunlarına,daha doğrusu Uşak’a sahip çıkma adına üzerlerimize düşen görevleri yerine getirmekle yükümlü olduğumuz halde ev ödevine çalışmayan tembel öğrenciler gibi ders zilinin çalmasını bekler gibiyiz.
Şu sıralar iktidar milletvekillerini görmek ne mümkün.Muhalefet milletvekili ise,konumu gereği,soru önergeleri vermekle meşgul.Uşak Belediyesi’nin bıçak sırtı durumu ortada. Bunlara bir deUşak Ticaret Odası Başkanı Sayın Kuvvet ile UOSB ve bazı çevreler arasında yaşanan gerginliği eklediğimizde ortaya karamsar bir Uşak fotoğrafı çıkıyor.
Hemen hemen her toplantısında sıra dışı açıklamalarla gündem oluşturan Uşak Ticaret Odası Başkanı Sayın Kuvvet’in söyledikleri, yenilir-yutulur cinsinden değil.
Hafta sonu 2011 yılı değerlendirme toplantısında söylediklerine bakılırsa,başta UOSB olmak üzere bazı çevrelerce kendisine karşı yürütülen ‘yok hükmünde’kampanyasının Uşak’a zarar verdiğinin altını çiziyor ve “ben 3 bin üyeli bir kurumun başkanıyım.Beni görmezlikten gelemezsiniz. Uşak’ın ekonomisine, sanayisine yön veren kurumlar sanki ayrı bir cumhuriyetmiş gibi davranıyorlar.Halbuki buralar kimsenin çiftliği değildir”şeklinde eleştiride bulunuyor.
Kısaca böyle bir Uşak fotoğrafı herkesi rahatsız etmeli.Görüldüğü kadarıyla Uşak Platformu işlerliğini yitirmiş.Kurumlar arası kısır çekişmeler Uşak’a zarar veriyor.Bu nedenle,siyasileri,sivil toplum örgütlerini,kısacası Uşak’ın tamamını kucaklayan yeni bir oluşuma gereksinim var. Bu yeni oluşumunu da yapmak Uşak Valisine düşer.Zira Sayın Validen başka bu işi kotarabilecek birisi yok...
ORGAN BAĞIŞINA VESİLE OLANLAR ÖDÜLLENDİRİLMELİ
2 haftadır Türkiye ve dünya gündeminde büyük yankılar uyandıran ve ilk kez gerçekleştirilen, organ nakillerine vesile olan Uşaklı Kaya ailesini kutlamak gerekir.İlkler kenti Uşak’tan bir ilke daha imza atan bu aile,her türlü desteği fazlasıyla haketti.İntihara teşebbüs eden ve beyin ölümü gerçekleştikten sonra organları bağışlanan Ahmet Kaya’nın kolları bir başka kişi de, yüzü bir başka kişide,gözleri iki ayrı kişide hayat buldu.
Dünyada ilk kez gerçekleştirilen bu organ nakilleri,hem başka kişilere hayat verdi, hem de Türkiye’nin yüz akı doktorlarının başarıları takdir topladı.
Kaya ailesinin üzüntülerine ortak olurken,kendilerini de kutluyoruz.Umarım Kaya ailesinin geride kalanları,bu acılarını, vesile oldukları organ nakilleri sayesinde biraz olsun giderirler.Başta Sağlık Müdürlüğü,Tabip Odası olmak üzere,sivil toplum örgütleri olarak bu aileye sahip çıkmalı ve onlar onure edilmeli ve ödüllendirilmelidir.Bunu da fazlasıyla hak ettiler…