Ülkemizde yaşanan sorunların büyük çoğunun ülkemize ait olduğunu düşünürsek bu yanlış olur. Ülkemizin yaşadığı sorunların büyük bir çoğunluğu,dünyanın yaşadığı sorunlardan kaynaklanmaktadır. Ve ülkemizde, bizde bu sorunlardan nasibimizi alıyoruz.
Günümüzde Dünya düzenini neredeyse her gün yeniden oluşturmaktadır. Dünya da, üretim enstrümanlarını elinde tutan ülkeler, dünya ticaretinin, gelirinin en büyük bölümüne sahip ülkelerdir.
Dünya ticaretinin ve gelirinin büyük payına sahip ülkelerde de gelirlerinin, ülke içinde ki dağılımına bakarsanız, ülke içindeki yüzde yirmilik mutlu azınlıkta toplandığını görürsünüz. Bu yüzde yirmilik nüfusun yaş ortalamasına baktığınızda da bunların yaşlı nüfus olduğunu görürsünüz. Yani sağlığa, turizme ve güvenliğe para harcayanbir grup.
Durum böyle olunca, içten gelen baskılar ve zorlanmalar, dünyadaki devletlerinin ilişkilerinde, sürtüşmelere çatışmalara sebebiyet vermektedir. Dünya da ülkeler arasındaki ilişkilerde ki mülayim yapı, çatışmacı, agresif bir yapıya hızla geçmeye başladı.
Ülkemiz olarak uluslararası ilişkilerde çok uzun yıllar ortamı geren ülke biz olmayalım diye hep mülayim bir yapıda olduk. Ama artık dünyadaki devletlerarası ilişkilerde kullanılan dili de ülkemiz kullanmaya başladı. Ve bizlerde artık, mülayim yapıdan çıkıp, ilişki içinde olduğumuz devletlere biz sözlerimize ne kadar bağlı kalıyoruz. Sizler ne kadar bağlı kalıyorsunuz? Sorularını sorulmaya başladık. Diğer ülkelerin üzerimizde oynadığı oyunları duyup da, duymamazlıktan gelme, bilip de, bilmemezlikten gelme durumundan da artık çok uzaklaştık.
Tabi ki; Dünya medeniyetler cemiyetlerine üye olduk. Olmaya da devam edeceğiz. Ama dünya medeniyetler cemiyetlerine üye olacağız, onlar bizim her şeyimize karşı çıkacak, her türlü kanunlarımızı didik, didik edecekler, ne derlerse yapacağız, ama biz onları eleştirmeye kalktık mı? Bu onların iç işlerine müdahale olacak. Yok, böyle bir şey, kimse artık kusura bakmasın.
Yanınızda ki ülkeler kan gölüne dönecek, bu ülkelerin savaşları nedeni ile bu ülkelerinin sınırlarınızda doğan boşlukları bizler doldurmak zorunda kalacağız. Ülkemizde, terör artacak. Bütçelerinizin büyük bir bölümünü güvenlik ve bu ülkelerden göç edenlerin sorunlarına harcayacağız. Bu nedenle Emeklinize insanca bir maaş veremeyeceğiz. Sonra Müttefik Avusturya Göçmene en ağır işler karşılığı bir Euroücretle iş önerecek AB bunu görmeyecek. AB heyetleri gelip, benim ülkemdeki sığınmacıları inceleyecek. Benim hakkımda raporlar hazırlayacak, kınamalar yapacak. Sonradanda müttefikimiz Türkiye diyecekler. Kimse kusura bakmasın artık bundan sonra bu işler böyle olmayacak.
NATO diye bir yapı kuracaksınız, kurduğunuz bu yapının asıl kurulma amacı o günler için adı SSCB olan bu günkü Rusya dan diğer ülkeleri korumak olacak. Rusya’nın, sınırında, birkaç Avrupa ülkesi ve Türkiye olacak, NATO Ülkelerinden birine yapılan saldırı bütün ülkelere yapılmış sayılacak, ama NATO’nun en güçlü ortağı olan ABD, ülkemizin güney doğu sınırını hala tanımayacak. Hiç kimse kusura bakmasın böyle dostluk olmaz.
Kendisi okyanus ötesinden benim çevremi ateş çemberine çevirecek, Ülkemizin, düşmanı olan terör örgütlerle iş birliği yapacak, ülkemde bombalar patlayacak, insanlarımız ölecek, Terörle mücadeleye olukla para harcayacağız, kanımız akacak. Çevremdekibu ülkelerle ticaretim, almış olduklarıambargo kararları ile duracak. Ama kendileri, başka ülkeler üzerinden, kendi şirketlerinin malını satacak ve benim ülkemin tutumunu beğenmeyecek ve isteklerin hiç bitmeyecek. Hiç kimse kusura bakmasın bunun adı dostluk olamaz.
Ülkemi soyan ve sonrada ülkemden kaçanların hem kendilerini hemde paralarını korumaya alacaksın. Dünya da olan biten her şeyden haberdar olacaksın, benden isteğin kişi ve paraları sorgusuz sualsiz alacaksın. Aslında benim bildiğimden daha fazlasını bileceksin. Sonrada bilmiyormuşa yatacaksın. Kimse kusura bakmasın, bunun adı dostluk olmaz.
Ülke olarak da bizim davranışlarımızda artık eskisi gibi olamaz. Diğer ülkeler agrasif davrandığı sürece, Ülke olarak bizde agresif davranmaya devam edeceğiz. Ülkemiz her dilden konuşmayı gayet iyi bilir. Başka ülkelerin başlattığı diyaloğa bizde aynen uyarız.
Saygılarımla.