Hem dinen, hem de ilmen kırk günlük sürenin bazı alışkanlıkların değişmesi için önemli bir süre olduğu söylenir.
Kırk gün süre ile ayni şeyleri tekrar eden insanlar da, o davranışları kalıcı hale geldiği, kırk gün içinde tekrar edilmeyen eski davranışların, alışkanlıklarını ve tekrar edilme dürtülerini kaybettiği kabul edilmiş bir gerçekliktir.
Korona virüsü ve oluşturduğu hastalıktan korunmak veya buluşturmamak maksadı ile insanlar bazı tedbirler almaya başladı. Bu tedbir ve davranışlar gerçekten takdire şayandır. Almış olduğumuz bu tedbirlerin büyük çoğunluğu her zaman söylenen ve her zaman yapılması gereken temizlik ve mikroplardan arınma davranışları. Mesela temizlik. Mesela sağlıklı beslenmek. Mesela evleri havalandırmak gibi. Bazıları ise görsel medyanın ve iletişim çağının etkisi ile öğrendiğimiz davranışlardır. Mesela evden çıkmamak, ağız maskeleri, yakın temastan uzak durmak. Bunların hepsini günlük hayatta hemen uyguladık. En zorlandığımız ise Akdeniz’ li olmamız sebebi ile karşılaşmalardaki ara mesafe, tokalaşmak ve öpüşmek.
Devletimizi yönetenlerin hızlı karar almaları ve halkımıza gerekli uyarıları yapmaları da bu hastalığa karşı önlem almamızı kolaylaştırdı.
Bu hastalıkla savaşı eninde sonunda insanlık kazanacak. Tabii ki her savaşta olduğu gibi birçok kayıpları da vermiş olacağız.
Bu hastalıkla mücadele, bu mücadele için terk ettiğimiz alışkanlıklarımız sonunda oluşacak ekonomideki değişmeler, bu savaş bittikten sonra sağ kalan tüm insanların sorunu olacak.
Korona virüsünün oluşturduğu hastalık, dünyada ve ülkemizde birçok sorunun oluşmasını sağlayacaktır.
Bu hastalıkla mücadele ederken bazı sektörlerde canlanma olurken bazı sektörlerde ciddi zararlar ve iflaslar gelecek.
Ülkeler arasında ticaretin azalması veya durması, lojistik firmalarını, yolcu taşıma şirketlerini, uçak şirketlerini, ambalaj sektörünü, bankacılık sektörünü, inşaat sektörünü, turizm şirketlerini, tur şirketlerini ve konaklama şirketlerini ciddi şekilde olumsuz etkileyecektir. Ödeme dengelerinin bozulası başta olmak üzere, milyonlarla ifade edilebilecek iş kayıplarına sebep olacaktır çünkü üç ay sonra dünyada her türlü tüketici tercihleri ve alışkanlıklarında kalıcı değişiklikler olacaktır. Yükselen gıda fiyatları, sağlık harcamalarının artışına karşın insanların işlerini kaybetmeleri nedeni ile gelir azalmaları sonucunda belki de dünya çapında milyarlarca insan büyük sıkıntılar yaşayacaktır.
Vergi gelirleri azalan ülkeler bir de bu hastalıkla mücadele maksadı ile ek harcamalar yapacaktır. Hastalığın yayılmaması için üretimden alınıp ücretli izine ayrılacak personellerin giderleri bütçe açıklarını daha da arttıracaktır.
Dünyada özellikle gelişmiş ülkelerde, tarımsal ve gıdaya dayalı ürünlerin büyük bir çoğunluğu başka ülkelerden ithal edilen ürünlerdir. Bu ürünlerin ülkelerine gelmemesi, gelişmiş ülkelerde büyük kaoslara sebep verebilir.
Yine ayni şekilde, dünyanın ürettiği, ABD nin tükettiği ticaret dengesi ile Dünyanın ürettiği Çin’ in tükettiği. Çin’ in ürettiği dünyanın tükettiği, ticaret dengesinin de bozulması sonucunda çok değil, üç ay sonra dünya artık, eski dünya olmayacaktır.
Bu nedenledir ki, ülkeler korona virüsüne karşı tedbirleri alırken, bu hastalığın sosyal ve ekonomik etkilerine karşıda ortaklaşa birçok tedbirleri almak zorundadır.
Saygılarımla. A. Tufan Güven.