Dünyaya bir şeyler mi olmaya başladı? Yoksa bizler dünyada olan biten her şeyden haberdar mı olmaya başladık?
Aslında her ikisi de doğru. Sadece doğruluklarını yüz üzerinden orantılarsak, birisi elliden yüksek. Diğeri elliden düşük puanlar alırdı.
Dünyada üretim yapılış tekniklerinin, ormanların, özelliklede Amazon ormanlarının alan azalmaları, yer altı sularının yanlış kullanımı, karbon salımında; Üretim, üretim dışında, kullanılan fosil yakıtlar etkisiyle bozulan çevre dengesi ve onun etkileri sonucunda oluşan, doğal afetler. Hızlı şehirleşeme, hızlı insan, hayvan ve gıda hareketleri nedeni ile oluşan hastalıklar. Yanlış beslenme, günlük hayat saatlerinin biyolojik saatle uyumsuz yaşamlar veya çalışma ortamları, zorlanma ve stresler, antibiyotiklere dirençli mikro organizmalar nedeni ile beden sağlığı ve ruh sağlığı bozulmuş insanlar. Ve bunların oluşturduğu, karıştığı, katkı verdiği olaylar bizlere dünyada neler oluyor sorusunu sorduruyor.
Diğer bir nedende, iletişim çağında olmamız. Dünyanın her yerinden her türlü haber niteliği veya magazin niteliği taşıyan olaylar anında servis edilip, başkaları tarafından da paslanıyor. Sonuç haber ve olay bombardımanına tutulmuş bizlerde oluşan, ne oluyoruz? Nereye gidiyoruz soruları?
Eskiden dünya nüfusu bu kadar yüksek, kentlere göç bu oranda olmadığında kişiler ve toplumlar küçük ve kontrol edilebilir yapıda olduğundan kişileri kanunlardan çok toplumsal normlarla yönetilebiliyordu.
Devlet nüfuslarına kavuşmuş ama küçücük yüz ölçümlerine sıkışmış, kiminin onaltı saat çalıştığı, kimilerinin onaltı saat telefon ve bilgisayarlar da yazıştığı, sosyalleşmeden ve sosyal kurallardan uzak yaşayan insanların,insanları değil onların kullandığı arabalarda birbirlerini gördükleri şehirlerde yaşayanların ruh halleri ve yarattığı olaylar.
Eskiden bir arada olma amaç birlikteliği nedeni ile oluşurken, bu günün dünyasında birliktelikler mecburiyetten oluşmakta.
Dünyada ki depremlerin sayısı mı artmaktadır? Sellerde artış mı var? Vahşi hayvanlara bir haller oldu. Evlerimize mi gelmeye başladı? Yoksa bizler mi fay hatlarına şehirler, su akarlarına mahalleler, hayvanların yaşam alanlarına evler kurduk?
Dünyada ne oluyor diye hayret etmeye gerek yok. Dünyada olan olayların afet dediklerimizin bir kısmı dünya olmanın gereği. Diğerleri ise bizlerden kaynaklanıyor.
Dünyaya neler oluyor sorusu yerine, bizlere neler oluyor sorusunu sormamız gerekir. Yoksa yanlış haritada, doğru adres aramaya çalışırız.
Saygılarımla.