AVR-AS-KA SAVAŞLARI
Dünya savaşları diye tanımlanan ilk savaş; Avusturya tahtının veliahdı Arşidük Franz Ferdinand’ın 28 Haziran 1914’te, Gavrilo Princip adında bir Sırp milliyetçisi tarafından Saraybosna’ da öldürülmesi ile başlamıştır. Daha sonra Almanya’nın Ateşkes Günü olarak tarihe geçecek olan 11 Kasım 1918’de mütarekeyi kabul etmesi ile savaş son bulmuştur. Birinci dünya savaşı sonunda Almanya, Rusya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı imparatorlukları tarihe karışmıştır. 2. Dünya savaşı diye bilinen askeri savaş ise; 1. Dünya savaşını bitiren, Versay Antlaşması’nın yarattığı problemleri ile çıkmıştır.
Birinci dünya savaşının çıkma sebebinin görünen yüzü nasıl Avusturya veliahdının öldürülmesi olarak gösterilmişse, İkinci dünya savaşının çıkma nedenin görünen yüzü olarak da, Hitlerin, Alman imparatorluğunu daha güçlü şekilde diriltmek istemesi amacıyla Polonya’yı işgali gösterilmiştir.
Aslında Birinci dünya savaşı Versay antlaşması ile bitmemiş, sadece savaşan tarafların dinlenmesini sağlamıştır. 21 yıl aradan sonra, Versay antlaşması ile sürüncemede kalan konular ikinci dünya savaşı ile görünür hale gelmiştir.
1939'dan 1945'e kadar süren küresel bir askeri savaş olan ikinci dünya savaşına. Birleşik Krallık, Sovyetler Birliği, ABD, Çin Cumhuriyeti ve Fransa, Müttefik Devletler olarak; Almanya, İtalya ve Japonya, Mihver Devletler olarak katılmıştır. Bu savaşta,40-50 milyon insan hayatını kaybetmiştir. İkinci dünya savaşının sonucu olarak; Birinci dünya savaşında itilaf devletleri arasında yer alan İtalya Birinci dünya savaşı önü anlaşmalı olduğu Almanya’nın yanında yer almış, savaşın sonunda, sömürgelerinin birçoğunu kaybetmiştir. İkinci Dünya savaşı sonunda Japon imparatorluğu da tarihe karışmıştır.
Aslında Dünya savaşı diye anılan savaşların ABD topraklarında olmaması, 1.Dünya savaşı ve 2. Dünya savaşı Avrupa’nın tümü, Asya’nın ve Afrika’nın bir kısmında olması nedeni ile 1. ve 2. Dünya savaşları diye anılan savaşların aslında, AVR-AS-KA yani Avrupa- Asya- Afrika savaşları olarak tanımlanmalıdır.
1.Dünya savaşında 2 kutuplu olan dünya, İkinci dünya savaşının sonunda 3 kutuplu hale gelmiştir. Bunlar, NATO, Varşova paktı, tarafsızlar paktıdır.
İkinci dünya savaşının sonu ortaya çıkan bazı sorunlar dünyada soğuk savaş döneminde de devam etmiştir. Nükleer savaş tehlikesinin yanında, Avrupa’nın başta İngiltere olmak üzere, sanayi girdilerinin ve gıda ihtiyacının dışarıdan getiriliyor olmasının etkisi ile geniş kapsamlı savaşların çıkmasına engel olmuştur.
Sonuçta bölgesel savaşlar olarak adlandırılan, benim ise, komşu veya aile içi savaşları dediğimim, komşu ülkeler savaşları, iç savaşlar şeklinde egemen güçler adına savaşan ülkeler ve terör örgütü çatışmaları ile bu güne kadar gelmiştir.
Ülkelerin önce iç dinamiklerini bozan, o ülkeleri güçlü kılan, değer ve yargılarını sabote eden, yaklaşımlarının ardından, ekonomik çöküntüler yaşatarak, o ülkeleri kontrol edilebilir, İsteğe göre yönlendirile bilir, hale getirmeye çalışan egemen güçler, Dünyada, Milli ve Dini değerleri yozlaştırmaya, insanları bu değerlerinden uzaklaştırma başlamışlardır.
Bu sefer gerçekten çağa uygun bir dünya savaşı var. Diğer savaşlardan farklı şekilde olsa da elde edilmek istenilen sonuçlar ayni, ülkelerin değerleri ele geçirilirken dünyadaki insanlar, mutsuz, kan, gözyaşı içinde felakete sürüklenen dünya ülkeleri. Bir konuda uzman, ama onun dışında başka bir şey bilmeyen, değerlerini ve inançlarını kaybetmiş insanlar, Madde bağımlığında huzur arayan gençlikler, ne yapacağını bilemeyen geleceğinden endişeli yaşlı insanlar.
Peki, ne yapmalı; Mademki bir savaş var. Dünyayı kurtarmadan önce ülkemizi, Ülkemizi kurtarmadan önce bölgemizi, bölgemizi kurtarmadan önce, ilimiz için bir şeyler yapmamız lazım. İlimiz için bir şeyler yapmak içinde, önce kendimizi, devlete ve birilerine taşıtmak yerine, üretmeye ve kendimizi geliştirmeye çalışmalıyız.  
Saygılarımla.